DOLAR 32,5038 0.08%
EURO 34,7826 -0.12%
ALTIN 2.496,260,50
BIST %
BITCOIN 2062453-0,33%
Çankırı
16°

KAPALI

04:46

İMSAK'A KALAN SÜRE

105 okunma

“SİYASET, ZENGİNLEŞME ARACI DEĞİLDİR”

ABONE OL
21 Aralık 2020 18:31
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çankırı’da Yeni Gün

Çankırı’da Yeni Gün Gazetesi olarak, siyasi partilerin il başkanları ile birlikte 2020 yılı değerlendirmesini yapmak ve güncel konuları ele almak üzere röportajlar yaptık.

Gazetemiz Yazarı Fatih Karamaz tarafından gerçekleştirilen röportajlarda; ülkemizin ekonomik, sosyal ve siyasi durumları siyasi partilerin il başkanlarına soru olarak yöneltilirken 2020 yılında yaşanılanların Çankırı’ya olan etkileri de değerlendirildi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çankırı İl Başkanı İlhan Tekin ile yapılan röportajda; ülkemiz genelinde ve Çankırı’da 2020 yılının nasıl geçtiğine dair konular ele alındı.

“Siyaseten zayıf olunursa eğer, ekonomik yönden de zayıf olunur”

2020 yılının pandemili süreç ve pandemisiz süreç olarak iki türlü değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen İlhan Tekin, “Türkiye genelinde ekonomide ve siyasi gelişmelerde 2020 yılı, pandemili süreç ve pandemisiz süreç olarak iki türlü değerlendirilmelidir. Hükümet ülke genelinde, yerel yönetimlerde ve hükümetin en üst kısmında, başarısızlıklarını pandemiye yükleyerek başarısız bir siyaset yürüttü. Siyaseten zayıf olunursa eğer, ister istemez ekonomik yönden de zayıf olunur. Çünkü, ülkede hukuk yok edildi. Adalet bir kişinin ağzına bakar oldu. Vatandaş hizmet için devlet dairesine gittiği zaman hangi partilisin diye ayırım yapılır oldu. Türkiye’de nereden bakarsanız bakın, siyasi yönden halk arasında bir ayrıştırma sürecine girildi. Hatta ve hatta en son Çin’den gelen aşıların AKP’lilerin ilk olarak aldığı ve kullanıma başladığından bahsedilmeye başlandı. Türkiye’deki siyaset bu kadar ayrıştırmaya girdi. Bunun da Türkiye için iyi olmayacağını tahmin ediyorum” ifadelerine yer verdi.

“Siyaset zenginleşme aracı değildir”

Çankırı’nın emekli ve memur kenti olduğunu ifade eden Tekin, “Çankırı’mız emekli ve memur kentidir. İşçi kenti sayılmaz. En büyük kapasiteli sanayimizi Şabanözü OSB olarak biliyorum. Orada da nereden baksanız üç bin tane işçisi var. Bu da bir işçi kenti olmadığımızı gösterir. İstihdam yönünden bakacak olursak; lastik fabrikası, Kurşunlu’daki seramik fabrikası ve bazı fabrikalar, ekonomik yönden işsizliği bir nebze önledi. Daha iyisi olabilir mi? Evet çok daha iyisi olabilir. Mesela asgari ücretle çalışan kişilerin aldıkları maaşlar bir aileyi geçindirebilecek durumda değil. Buna eş değer olarak, Çankırı lastik fabrikasında, zamanın siyasetçisi bilerek oradaki işçi ücretlerinin yüksek tutulmaması konusunda çok çalışmalar yaptığını biz halk arasında hep duyduk. Bu da vatandaş olarak bizleri üzdü. Siyasi yön genel manada hep aynı. Milletvekilleri sırf kendi işlerini yürütebilmek için vatandaşı ikinci hatta üçüncü plana attı. Oysa ki Çankırı değil Türkiye genelinde siyaset zenginleşme aracı değildir. Siyaset vatandaşına iline beldesine hizmet için vardır. Ben şu anda Çankırı ilinde siyasilerin ağırlığını koyarak hiç bir istihdam sağlayamadığı apaçık ortada. Yani Türkiye’deki ekonomik ve siyasi durum ne ise bütün illerde de aynı. Ayrıştırma ortadan kalkması lazım” şeklinde konuştu.

“Pandemi, Çankırı’yı çok olumsuz yönde etkiledi”

Özellikle kahvehane esnafının pandemi sürecinden en çok etkilendiğine vurgu yapan İlhan Tekin, “Pandemi, Çankırı’yı çok olumsuz yönde etkiledi. Özellikle kahvehane esnafı pandemi sürecinden çok etkilendi. Pandemi yasaklarının Türkiye’de uygulanmaya başladığı süreçte Çankırı’da en çok etkilenenler kahvehane esnafı ve lokantalar oldu. Sokağa çıkma yasakları uygulandı ve bundan dolayı da vatandaşlar da etkilendi. Bunun yanı sıra bakkallar ve süpermarketlerde alışverişler azaldı. Pandemi ekonomik anlamda çok büyük etki yaptı. Bu etki de olumsuz yönde oldu. Süreç ilerledikçe ve salgın ülke genelinde arttığı müddetçe yetkililer hep gerçek verileri sakladı. Oysa koronavirüsün insana verdiği acıyı, insanın çektiği sıkıntıyı, en baştan halkımıza doğru bir şekilde aktarılsaydı ve net rakamlar doğru bir şekilde en baştan söylenseydi salgının bu kadar artmazdı. Net rakamlar hiç bir zaman verilmedi. Net rakamlar verilmediğinden dolayı da sıkıntıyı hep gariban vatandaş çekti. Pandeminin en büyük düşmanı iyi beslenme ve hijyendir. İyi beslenmek ve hijyen de maddi imkan ve olanaklarla olur. Vatandaşa bu olanaklar verilmedi. Vatandaş 40 yıl devletine vergi ödedi. Bu süreçte de yasaklar geldi, işyerleri kapatıldı ama devlet 40 gün esnafa bakamadı. Bu da vatandaş üzerinde olumsuz etki yarattı” dedi.

“Çankırı milliyetçi, muhafazakar bir yapıya sahip”

Çankırı’nın milliyetçi ve muhafazakar bir yapıya sahip olduğunu dile getiren Tekin, “Çankırı’da siyasi ortam belli. Çankırı milliyetçi, muhafazakar bir yapıya sahip. Oysa dünyada sosyal adaleti sağlayan, sosyal demokrasiyi benimseyen bir yapı sahip. Şöyle bir örnek verecek olursak, Avrupa’da çalışan Türk işçileri, orada sosyal demokrat solcu partilere oy verir. Burada ise tam tersi. Milliyetçi, muhafazakar, hukuk tanımayan, adalete pek yanaşmayan, alınan kararların tek kişi tarafından alındığı partilere oy veriyorlar. Buna bizim Çankırı halkımız da elverişli bir halk. Biz ana muhalefet partisi olarak Çankırı’da bütün doğruları; ne gerekiyorsa, ne söylenmesi gerekiyorsa, bunu zaman zaman canlı yayınlarla, zaman zaman da vatandaşla yüz yüze konuştuğumuzda, yaptığımız toplantılarda, hukukun üstünlüğünü adeletin herkese eşit dağıtılması gerektiğini sık sık vurguluyoruz. Asgari ücretle çalışanlar için, TÜİK’in ya da sendikaların yaptığı araştırmalarda asgari geçim indiriminin şu kadar olması gerek denildiği zaman, asgari ücretin o seviyeye çekilmesi için, vatandaşlar üzerinde çalışmalar yaptık. Genel merkezden gelen, vatandaşa anlatılması gereken bazı bildirgeler gönderildi. Bunlardan bir tanesi ikinci yüzyıla çağrı beyannamesi diye bir kitap. Bu kitap dağıtıldı. Diğer bir tanesi de hükümet tarafından yasaklanan, ‘AKP’nin arpalığı FETÖ ve AKP’ diye bildirgelerimiz vardı. Bunların hepsi doğru idi. Biz bunları vatandaşlarımıza anlatıp, 15 Temmuz darbe girişiminin nedenlerini o kitapçıklarla anlatacaktık, vatandaşımıza dağıtacaktık. Bunlar bizden esirgendi ve yasaklandı. Hepsi imha edildi o kitapçıkların. Hem ekonomik yönden partiye zararı oldu, hem de vatandaşın hakkı olan bilgileri belgeleri edinemedik” ifadelerine yer verdi.

“Esnaflar dertli”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi tarafından görevlendirilen CHP Milletvekillerinden oluşan heyetin ilimize geldiğinde yaptıkları faaliyetlerden
bahseden Tekin, “Çankırı insanına doğruları belgeli ve bilgili olarak aktarırsak vatandaş bunları öğreniyor. Bunun bilincinde vatandaşımız. Fakat Türkiye’deki görsel ve yazılı basın, mevcut hükümetin yüzde 95’inin elinde olduğu için, onlar yanlışı da doğru olarak vatandaşımıza inandırıyor. Bundan dolayı da esas doğrular gösterilmediği için yalanlar doğru olarak aktarılıyor. Fakat milletvekillerimiz gelip de doğrusu bunlar dedikleri ve anlattıkları zaman, örneğin çiftçiye verilecek desteğin tamamının verilmediği gibi, vatandaş ikna oluyor. Şu anda çiftçinin devletten 75 Milyar TL’lik alacağından bahsediyor genel başkanımız. Asgari ücretin yükselmesinden bahsediyor, vatandaşlar bundan çok şikayetçi. Üretici ise girdilerinden şikayetçi. En son geldiklerinde KOBİ’leri gezdik biz. Daha önceden esnafı da gezdik. Esnafın en büyük derdi pahalılığın fazla olması. Kendi hak ve hukukunu ya da Türkiye’de har vurup harman savurulan bütçenin niye bu kadar israf edildiğini sormuyor vatandaş. Siz bunları neden yapmıyorsunuz diyorlar bize. Mesela emekliye bir maaş tutarında iki ikramiye dedik parti olarak. Hükümet bu iki ikramiyeyi 1000 TL’ye düşürdü. Ve hiç bir değişiklik yok onda. O günkü dolar kuru üzerinden hesaplandığında nereden baksan 2500-3000 lira olması gerekir. Asgari ücretli bundan 3-4 sene önce maaşı ile aldığı 5 tane çeyrek altını 3 tane alabiliyor. Burada yüzde 30’a yakın kaybı var asgari ücretlinin. Bunu dile getirmiyorlar. Esnaflar bundan dertli. Biz bunları dile getiriyoruz ama bize inanmıyorlar. Onlar zam yapıp esnafı daha zor duruma düşürdüğü halde ne hikmetse onları savunup koruyorlar. KOBİ’ler girdilerinin çok pahalı olduklarından şikayetçi. Hepsi dövize endeksli çalışıyor. Tarım kesimi; gübrenin, tohumun, yemin pahalılığından şikayetçi. Bunların hepsinin biz, siyasal iktidarın kabahati olduğunu söylüyoruz. Biz iktidara geldiğimiz zaman bunlar olmayacak diye söylediğimiz halde, bize inanmadıkları bir durum var. Biz bunu çözemedik Çankırı’da. Bu da biz iktidara gelmeyince olmayacak demekki” şeklinde konuştu.

“İktidarın Çankırı’da yaptığı hiç bir iyi iş yok”

Tekin yaptığı açıklamalarda, “2020 yılında iktidarın Çankırı’da yaptığı hiç bir iyi iş yok. Ama yapamadığı bir çok iş var. Üreticinin derdine çare olamadılar, KOBİ’lere gerekli desteği veremediler. Evet, sadece kapatmayı ve önlem almayı tarif ettiler. Ama bunun çaresini vatandaşa, esnafa ve sanayiciye bir türlü söyleyemediler. Ve onlara gerekli yardımı yapamadılar. Örneğin, kahvehane esnafı kapatıldı. Haftasonları dükkanlar kapalı. İyi de kardeşim bu insanların evlerine ekmek gidecek. İşyeri kiraları var; elektrik, su faturaları var, vergileri var. Bunların hiç birisine devlet çözüm bulamadı” dedi.

“Maske sıkıntısı çekildi”

Çankırı’da bir süre maske sıkıntısı çekildiğini söyleyen Tekin, “Bir süre maske sıkıntısı çekildi. Hükümet hem yerelde hem genelde bir maske dağıtımını halka bir türlü sağlıklı dağıtamadı. Bedava dedi olmadı, eczacı dağıtacak dedi olmadı. Ama bizim partimiz bunu yerel yönetimlere devredelim bunu daha iyi yapar dedi. Hükümet yerel yönetimlerin gelişmesinden korktuğu için, bunu tek elinde yapmaya çalıştı onu da eline yüzüne bulaştırdı. O konuda hükümet pandemi sürecinde sınıfta kaldı bence” sözlerine değindi.

“Hukuk nedir? Adalet nedir? Vatandaşa anlatacağız”

2021 Yılı için erken seçim söylentilerinin olduğunu dile getiren İlhan Tekin, “2021 yılı için Türkiye genelinde; siyasilerin zaman zaman konuşmalarında, zaman zaman halk arasında bir erken seçim söylentileri var. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, erken seçim bugün olsun veya zamanında olsun o bizi ilgilendirmiyor. Bizi ilgilendiren Türkiye’de hukukun üstünlüğü, Türkiye’nin süratle genişletilmiş parlementer sisteme geçmesi. Esnafın, sanayicinin, ithalatçının, ihracatçının hak ve hukukunu korumaya, zaman zaman yapacağımız bildirgelerle, vatandaşa duyurmaya çalışacağız. Çankırı’da yine zaman zaman esnafı ve kobileri ziyaretlerimizi partimizin programına alacağız. En güzel şekilde anlatacağız halkımıza. Hukuk nedir? Adalet nedir? Vatandaşa anlatacağız. Vatandaşın en büyük derdi olan Türkiye’yi üretime nasıl sokarız? Çankırı’da üretimi veya tarımı nasıl geliştirebiliriz? Bunun için çalışacağız. Bildiğiniz gibi Çankırı bir tarım kenti. Tarım girdilerini nasıl ucuzlatabiliriz? KOBİ’lerin girdilerini nasıl ucuzlatabilir ve kredilerini nasıl sağlayabiliriz? Gibi sorunları yerinde inceleyerek ve onları ziyaret ederek onlardan aldığımız önerilerle çalışmalarımızı yapacağız. Bunları vatandaşımıza ve halkımıza anlatmaya çalışacağız” dedi.

İlhan Tekin yaptığı açıklamaların ardından, “Türkiye’nin bu sıkıntıları çok çabuk atlatacağına inanıyorum. 2021 Yılının; sosyal adaletin vatandaşa eşit olarak dağıtılacağı, eğitimde ve sağlıkta fırsat eşitliğinin derhal uygulanacağı, herkesin hak ve hukukunu arayacağı bir yıl olmasını temenni ediyorum” diyerek sözlerine son verdi.

Vatandaşlar kurallara hiç uymadı

Çankırı’da vatandaşların kurallara uymadığını belirten Tekin, “Vatandaşlar ilk başlarda kurallara hiç uymadı. Bana da mı gelecek, bu virüs bana bulaşmaz dediler hep. Salgın ve ölümler çoğaldıkça vatandaş kurallara, maske takımına ve hijyene falan daha çok uyar oldu. Türkiye genelinde sıkıntı çekildi. Çankırı’da da bu olayların aynısı oldu” sözlerine yer verdi.,

“Başkanı tebrik ediyorum”

CHP İl Başkanı Tekin, “Başkan Tatlı Çay’ı ıslah etti. Bu çok güzel bir şey. Gayet yerinde bir proje, ben de beğeniyor ve başkana katılıyorum.”

Bir dönem belde belediye başkanlığı da yaptığını ifade eden Tekin, “Ben belediyeciliği biraz bilirim. Ben de bir dönem belde belediye başkanlığı yaptım. Belediyecilikte en önemli iş savurganlığın önlenmesi. Çankırı Belediyesi’nde başkan bunu yaptı. Başkanı bu konuda tebrik ediyorum. Ama başkanın bir eksiği var. Kadro zayıflığı görüyorum ben kendi çapımda. Yetişkin elemanları da var yok değil tabi. Kendi siyasi görüşünden olanlarla iş yapmaya çalışıyor. Bu da bazı konularda başarısız kılıyor başkanı. Çankırı’nın en büyük olmazsa olmazı altyapısı. AKP döneminde de şimdiki sayın Başkan döneminde de bir türlü yapılamadı. Niye yapılamadı ben bilemiyorum. Çankırı Belediyesi’nin becerisi mi? Cesareti mi? Bunları anlayamadım. Yoksa belediyenin hükümetten destek alma konusunda düşünceleri mi var? Belki ona güvenerek bu işe giremedi. Oysa bir plan ve proje yapıp başkanın liyakat sahibi bir ekibi olsaydı, Avrupa Birliği belediyelerinden bir sürü yardım alabilirdi.  Başkan çok güzel bir şey daha yaptı. Tatlı Çay’ı ıslah etti. Bu çok güzel bir şey. Gayet yerinde bir proje, ben de beğeniyor ve başkana katılıyorum. Ama şu pandemi döneminden sonra o inşaat başlasaydı. Oraya harcanan parayı; evine ekmek götüremeyen, elektriğini yatıramayan, kirasını ödeyemeyen esnafa yardım yapsaydı, bence çok daha güzel olurdu. Büyükşehirlerde yapıldığı gibi askıda ekmek, askıda fatura uygulamaları yapılsaydı daha iyi olurdu. Pandemiden dolayı bir çok işyeri kapandı. Evine ekmek götüremeyen bi çok işsiz var. Onlara biraz daha öncelik tanınsaydı daha güzel olurdu ve de saygı da duyardı. Başkana çalışmalarında başarılar dileriz. İnşallah bir şeyler yapmaya çalışır sayın başkan” ifadelerine yer verdi.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.