DOLAR 32,2033 0.06%
EURO 35,0361 0.06%
ALTIN 2.513,040,12
BIST 10.739,570,90%
BITCOIN 22879066.80942%
Çankırı
17°

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

109 okunma

21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü

ABONE OL
20 Aralık 2021 18:54
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çankırı Ticaret İl Müdürü Mehmet Ali Yaranbaşı, 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü sebebiyle bir açıklama yayınladı. Yayınlanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Kooperatifçilik tüm dünyada ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçları karşılamak üzere müşterek paydada gönüllü insanların bir araya geldiği bir organizasyondur. Kooperatifçilik ile atıl sermaye ekonomiye katılmakta, böylelikle iktisadi anlamda canlılık ve süreklilik sağlanmaktadır.

Temelinde iş birliği anlayışı bulunan kooperatifçilik, zaman içerisinde değişen ihtiyaç ve şartlara göre ilke ve değerlerini yenilemiş ve birçok ülkede başarıyla uygulanan bir işletme modeli haline gelmiştir. Uluslararası Kooperatifler Birliği (ICA)’nin tanımına göre kooperatif, “Ortak ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlar ile istekleri, müşterek sahip olunan ve demokratik olarak kontrol edilen bir işletme yoluyla karşılamak üzere gönüllü olarak bir araya gelen insanların oluşturduğu özerk bir teşkilattır.”

Ortaklarının gereksinimlerini uygun şartlarda elde etmelerini sağlamak amacıyla aracıyı ortadan çıkararak ürünlerini daha iyi şartlarda değerlendirmek için kurdukları ortaklık olan kooperatifler, ortak ihtiyaçları karşılayan, emek ve ürünleri değerlendiren demokratik işletmelerdir. Birbirlerine meslek, sanat, toplumsal çıkar bağları ile bağlı olan grupların kendi aralarında kurdukları kuruluşlardır. Kooperatiflerde temel amaç kâr, iş birliği ve dayanışma içerisinde verimli çalışmaktır.

Kooperatifler için “birlik ruhunun kalesi” dir, denilebilir. “Birlikten kuvvet doğar” sözünün vücut bulmuş halidir. İnsanlar bireysel olarak yapamadıkları işleri, kooperatifler kurarak ortaklaşa başarabilirler. Bu güç; tek bir insanın yapamadığı ya da başaramadığı çoğu işin üstesinden gelmesini sağlar.

Kooperatiflerin toplum kalkınmasındaki görevi

Gelişmekte olan ülkelerin de toplum olarak kalkınmalarında başvurdukları önemli yapılardan olan kooperatifler; toplumu meydana getiren kişilerin yaşam seviyesini dayanışma, yardımlaşma ve iş birliği yolu ile yükselten ve dolayısıyla toplumun kalkınmasını sağlayan en önemli araçlardandır. Yardımlaşma, paylaşma, dayanışma, iş ve güç birliği gibi yüce duyguları yaratan, geliştiren ve yaşatan bir oluşum olan kooperatiflerin demokratik ülkelerin bugünkü ekonomik ve sosyal gelişmişlik düzeyine ulaşmalarında da çokça katkısı olduğunu söyleyebiliriz.

Kâr amacından ziyade paylaşma ve dayanışma ruhu ile ekonomide katma değer yaratmanın ve paydaşlarına ekonomik katkıda bulunmanın amaçlandığı kooperatiflerin etkisi yerel düzeyde kalmayıp uluslararası boyutta da görülmektedir. Bu kapsamda kooperatifçiliğin tanıtılması, güçlendirilmesi, amaç ve faydaları hakkında toplumun bilinçlendirilmesi ve hem ulusal hem de uluslararası ilişkilerin güçlendirilmesi amacıyla, her yıl 21 Aralık’ta “Dünya Kooperatifçilik Günü” ülkemizde ve dünyada kutlanmaktadır. Özellikle okullarda kurulan kooperatifler, öğrencilere dürüst ticaret şeklini, yardımlaşma ve dayanışma ruhu ile elde edilen olumlu sonuçların varlığını gösteren önemli bir araç olmakla birlikte; bu kooperatiflerde çalışan öğrenciler ile buradan alışveriş yapan öğretmen ve öğrenciler birlikten kuvvet doğar ilkesinin gerçekliğini yansıtırlar. Sürdürülebilir, güçlü, refah seviyesi yüksek, sorumlu ve katılımcı ekonominin oluşmasında önemli bir yere sahip olan kooperatiflerin, ülkemiz ekonomisindeki etkisi giderek arttığından, kooperatifleşmenin her alanda teşvik edilmesi gerekmektedir. 2012 yılından itibaren ülkemizde olumlu adımlar atılan kooperatifçiliğin,

Anayasanın 171 inci maddesinde: “Devlet, milli ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılmasını ve tüketicinin korunmasını amaçlayan kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri alır.” şeklinde yer almasıyla kooperatifler anayasal güvence ile gelişime açık ve teşvik edilen bir organizasyon haline gelmiştir. Konuya kendi ilimiz açısından baktığımızda; Çankırı’mız her ne kadar son dönemlerde kabuğunu kırmaya çalışsa da yerelde sermaye yapısının zayıflığından büyük ölçekli yerli /yabancı yatırımları hayata geçirmekte zorlandığını ya da bu yolda hevesinin kursağında kaldığını görüyoruz. Tüm bu açıklamalar ışığında yapmamız gereken, kendimize dönüp “Çankırı’mızda kooperatifçilik konusunda hangi paydaşlarla neler yapabiliriz?” diye sormaktır.

Bu konuda “kooperatif işletmeyi” önemseyerek, İl Müdürlüğümüz ile “Eldivan Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi” nin ortağı kadmlanmız ve yönetimiyle uyumlu ve verimli çalışmalar neticesinde kooperatifçilik konusunda bir direnci kırdığımızı ve kooperatif miii belirli bir noktaya getirdiğimizi söyleyebiliriz. Bu kapsamda 2021 yılı Nisan ayı içinde Çankırı Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifinin de kurulmuş olması Çankırı’mız adına bizleri umutlandırmaktadır.

Türkiye genelinde 1.642.929 ortağı ile 12.624 kooperatif varken Çankırı’mızda 3935 ortağı ile 26 kooperatif bulunması daha yolun başında olduğumuzu gösterse de tüm kooperatiflerimizin arkasında değil her daim yanlarında olarak, birlik oldukça başaracağımız, toplam kalite yönetiminden taviz vermeden çalışacağı ve hedeflerimize ulaşacağımız konusunda umutlu olduğumu belirtmek isterim.

Bakanlığımızca kooperatiflerin üretim kapasite ve portföylerini artırmak ve ihracatta da pay sahibi olmalarını sağlamak adına fuarlar ve eğitimler düzenlenerek, kooperatiflerin, market ve e-ticaret firma temsilcileri ile bir araya gelmeleri sağlanmaktadır. Yine Bakanlığımızca düzenlenen webinarlarda “Temel Kooperatifçilik” eğitimi, “Başarılı Kooperatifçilik Uygulamaları”, “Dijital Pazarlama”, “Çevrimiçi Pazar Yerlerinin Tanıtımı”, “Ödeme Sistemleri Entegrasyonu”, “Tarım ve Gıda Ürünlerinin Pazarlanması” başlıklannda sunumlar gerçekleştirilmektedir. 2021 yılı içerisinde Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın organizasyonuyla Çankırı-Kastamonu ve Sinop illerinde faaliyet gösteren Kadın Girişimi Kooperatifleri “Gücüm Emeğim Platformu” çatısı altında toplanmış ve dönem sözcülüğüne Eldivan Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Afife Ülkü KAVALALI seçilmiştir. Halen “Gücüm Emeğim

Platformu” aracılığı ile e-ticaret yoluyla da el emeği göz nuru ürünlerini pazarlamaktadırlar.

Şehrimizin ekonomik değeri kaya tuzunun da Kooperatifleşmeye uygun müthiş bir potansiyel olduğunu söyleyebiliriz. “Tuz ve Tuz Ürünleri İşletme, Üretim ve Pazarlama” alanında faaliyet gösteren esnaf ve sanatkarlarımız ile tacirlerimizi, Çankırı Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği ve Çankırı Ticaret Odası’nın iş birliğiyle yerel, bölgesel, ulusal ve hatta uluslararası alanda marka haline getirebiliriz. Şehrimizin bu potansiyelini koruyarak geliştirmemiz için en başta yapılması gereken, meslek odalarının üyelerini bu konuda örgütlemeleridir.

Diğer yandan, İmaret ve Manifaturacılar (M. Erişen Sokak) Çarşısmın “Cazibe Merkezi” olması ya da buradaki esnafımızm tabiriyle “sönüp gitmesi” nin bizlere, ticari ve sosyal alanda faaliyet gösteren kişi ve kurumlara bağlı olduğunu söyleyebiliriz. Önce esnaf ve sanatkarlanmız “Ya ALLAH!” deyip yola çıkmalı ve kooperatifçiliğe daha sıcak bakmalı. Arzu edilen hedefe ulaşmak için Ticaret ve Meslek odaları, bağlı birlikleri üzerinde bu konuda baskı oluşturarak katma değer artışıyla ekonomik ve sosyal refahın artırılması için elini taşın altına koymalıdır.

Ayrıca; Kooperatifleşmenin sadece esnaf ya da sanatkarlarla, öğrenciler arasında da bir kooperatifleşme hareketi yaşanmasının olumlu sonuçlar vereceği açıktır.

Örneğin, Japonya’da ICA(Uluslararası Kooperatifler Birliği) 2012 verilerine göre; 1,5 milyon öğrenci ortağa sahip 212 birim “üniversite kooperatifi” nin olduğunu ve üniversite öğrencilerinin %95’inin bu kooperatiflere ortak olduğu görülmüştür. Bu kapsamda “SACAYAĞI projesi” ile farkındalık yaratarak, *Çankırı Karatekin Üniversitesi öğrencileri için “Öğrenci İşletme ve Pazarlama Kooperatifi” kurulmasıyla, hem öğrencilerimize ek gelir sağlanmasını hem de üniversite hayatı sürecinde ve öğrencilik sonrası “Hayat okulu” na hazırlanmalarını sağlayabiliriz. Yeter ki bu amaçlar doğrultusunda istek, inanç ve enerjimizi birlik ruhumuzla açığa çıkaralım.

Diğer taraftan “üçüncü sektör” olarak da nitelendirilen kooperatiflerin, topluma ve çevreye saygılı, sürdürülebilir bir işletme anlayışına sahip oldukları görülmektedir. Ayrıca kooperatifler gelir dagılımında adaletin sağlanmasına olan katkılarıyla diğer işletme türlerinden ayrılmaktadır. Bu nedenle, piyasa ekonomisinin hâkim olduğu pek çok ülkede, kooperatiflerin gelişmesini destekleyen ve teşvik eden yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmıştır.

Kooperatif ve kooperatifçiliğin ulaştığı etkinliğin düzeyi, 2008 yılında ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkileyen ekonomik krizle bir kez daha görülmüştür. Zira son “küresel ekonomik krizin” olumsuz etkileri, sermaye şirketlerine oranla kooperatiflerde çok daha az hissedilmiştir.

Türkiye hem kooperatif hem de kooperatif ortak sayıları açısından dünya ile benzer bir görünüm sergilemesine rağmen, Marmarabirlik üyesi ve benzer kooperatiflerimiz dışında, kooperatiflerimizin genel olarak verim ve işlevsellik açısından istenen düzeyde olmadığını söyleyebiliriz. Bakanlığımızın sunduğu destek ve avantajlar başta olmak üzere başkaca bakanlıklarımızın sağladığı desteklerle genel manzaranın tam tersi olması gerekirken, müteşebbis olarak bir araya gelmek isteyen, katma değer artışı ile başta yerelde olmak üzere bölgesel ve ülke kalkınmasına katkı sunmak isteyenlere “yerel yönetimlerin” iştirak, katkı ve destekleri de büyük önem arz etmektedir.

Bu kapsamda Bakanlığımız tarafından; kooperatif ve üst kuruluşlarının üretim ve istihdama katkısı olacak yatırım projelerinin desteklenmesi, faaliyetlerinde etkinlik ve verimliliğin sağlanması, teknoloji ve yeni üretim tekniklerinden yararlanmalarına katkıda bulunulması ve bireysel tasarrufların uygun kooperatif girişimcilik modelleri ile ekonomiye kazandırılması amacıyla hayata geçirilen KOOP-DES Projesiyle kooperatiflerimize 2021 yılı Aralık ayı itibariyle 13,6 milyon TL hibe desteği sağlanmıştır.

İşletme ölçeğindeki dezavantajlar nedeniyle üretim planlamasının yapılamadığı, küçük esnaf ve çiftçinin pazarlık gücünün olmadığı, alırken de satarken de dezavantajlı olduğu, gelir bölüşümünde kaybedenin hep küçük esnaf ve üretici olduğu ülkelerde işlemeyen/işletilemeyen kooperatif düzeninin istisna olması gerekir.

Bu sebeple; sektörün işletme ölçeğinden kaynaklı sorunlarının aşılmasının başkaca pratik bir yolu olmaması başta olmak üzere planlı üretim, sektörde yenilenme (teknolojik yenilenme, sermaye biriktirme, vb.) ihtiyacının karşılanabilmesi, üretimle sağlanan katma değerin hakça bölüşülebilmesi, küçük esnaf, çiftçilerimiz, (tarla ve market makas açıklığının daraltılabilmesi gibi daha da uzatılabilecek) kadınlarımız ve gençlerimizin ülkemize has ekonomik ve sosyal meselelerinin çözülebilmesi için kooperatifçilik, bir seçenek değil mecburiyettir.

Zincir market ya da diğer büyük sermaye güçleri karşısında, nakdi sermayeden ziyade bedensel faaliyetlerle ayakta kalmaya çalışan, mahallemizin “Bakkal Amcası” gibi küçük esnaflarımızın, “yerel ve coğrafi işaretli yöresel ürünler” üzerine faaliyet gösteren işletmelerin güçlerini, emek ve sermaye gibi kaynaklarını birleştirerek faaliyet göstermeleri için teşvik edilmeleri önemlidir.

Kooperatifçilik gönüllülük ve iş birliği üzerine tesis edildiğinden her ne kadar avantajları, ekonomik ve sosyal hayata katkıları ifade edilse de belediyelerin/yerel yönetimlerin ve meslek kuruluşlarının desteği yeterli düzeyde olmadıkça istenen sonuca ulaşılamayacağı kesindir. Bu sebeple Çankırı Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği ile Çankırı Ticaret ve Sanayi Odasının üyelerini bu yöne kanalize etmesi ve belediyemizin de kooperatif işletmelere vereceği destek ve sunacağı katkı son derece önemlidir. Bakanlığı= taşra teşkilatı olarak bizler her daim rehberlik etmeye ve danışmanlık hizmeti verip yol göstermeye hazırız. Her ne kadar avantajlarını, ekonomik ve sosyal hayata katkılarını paydaşlarımıza anlatıp ifade etsek de yerel yönetimler ve meslek kuruluşlarından bu yönde istek ve destek talebi gelmedikçe asıl olması gereken bir yanımız eksik kalmaktadır.

Sonuç olarak, ilimizdeki Kaya tuzu üretici ve satıcılarının, kadınlarımızın, üniversite öğrencileri ve gençlerimizin bir proje dahilinde bir araya getirilmesi, ilimizdeki sosyo-ekonomik meselelerin çözümü ve refahın tabana yayılabilmesi için bir tercihten öte mecburiyet olan kooperatifçiliğin, ilimizde gelişmesi adına, ilk aşamada yerel ve organik ürünlerimizin değerlendirilmesi, kadın istihdamına katkıda bulunma ve kadınlarımız eliyle katma değer artışını sağlama hedeflerine ulaşmak için ticaret ve meslek odalarından, yerel yönetimlerden ve valiliğimizden de destek beklediğimizi Ticaret İl Müdürlüğü olarak da her daim danışmanlık ve işbirliğine hazır olduğumuzu belirtmek isterim. Bu vesileyle; “Birlikten kuvvet doğar” ruh ve inancıyla kooperatifçiliğin ekonomide bir seçenek değil mecburiyet olduğunu yineleyerek kooperatiflerimizin “Dünya Kooperatifçilik Günü” nü kutlar; Kooperatif işletmelerin şehrimiz, bölgemiz ve ülkemizin ekonomik sistemine katkısının artmasını temenni ederim.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.