DOLAR 32,3994 0.09%
EURO 34,8101 -0.03%
ALTIN 2.395,87-0,03
BIST 10.208,651,62%
BITCOIN 0%
Çankırı

HAFİF YAĞMUR

SABAHA KALAN SÜRE

230 okunma

“Atlar benim çocuklarım gibi”

ABONE OL
1 Mart 2021 09:40
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çankırı’da Yeni Gün

Bugün 1 Mart Atları Koruma Günü. Sosyal Medyada 1 Mart’ ın  “Atları Koruma Günü” olarak ilan edilmesi ile birlikte her yıl 1 Mart Atları Koruma Günü olarak kutlanmaya başlandı.

Hayvanların en kabiliyetlisi ve kıymetlisi olarak bilinen atlar, yıllar boyu harp meydanlarında insanların yardımcısı, yük taşımada hizmetçisi; ve çeşitli sporlarda neşe ve zevk ortağıdır. Türk milleti ile de bağdaştırılan atlar ile ilgili olarak pek çok söz söylenmiştir.

Çankırı’da, bir at çiftliği olan Omar Çavuş Çiftliği’nde atlara özenle bakılarak at sevgisi insanlara anlatılmaya çalışılıyor. Binicilere de hizmet verilen çiftlikte atlara bir çocuk titizliği ile bakılıyor.

Omar Çavuş Çiftliği sahibi Mehmet Sevindim, çiftlikte bulunan atları, “Onlar benim çocuklarım gibiler” diyerek ailelerinden bir fert olarak nitelendirdi.

“Hipodromlar at kasaphanesi gibi”

Sevindim, atların hipodromlarda yarıştırılmaması gerektiğini söyleyerek, “Bir kere atların yarıştırılmaması gerek. Hipodromlar bildiğiniz at kasaphanesi gibi. Yani fabrika gibi çalışıyor orası. Daha üç yaşında bir bebek onlar. Daha eklemleri gelişmemiş, ama onlara sorsan atları seviyorlar. Hipodromda para için koşuyor bu atlar. Yani tamamen bir kumar aslında. O hayvanın hayatı da kumar. Atlar 30 yıl yaşıyor normalde. Yarıştan çıkan at ise maksimum 5 yıl yaşıyor. Çok nadir uzun yıllar yaşayan. Çok iyi bir at olacak, damızlık olacak da yaşayabilsin. Geri kalanların hepsi ölüp gidiyor. Yani telef oluyor. Bir kere at sevgisi deyince yarışların ortadan kaldırılması lazım” ifadelerine yer verdi.

Çiftlikte toplamda 3 tane at bulunduğunu dile getiren Sevindim, atların üçünün de yaşlı ve 25 yaşının üzerinde olduğunu dile getirdi.

“Atlar iyi bakıldığı sürece yaşar”

Çiftlikteki Alman bir kısrak olan ilk atının adının Natali, İspanyol atının adının Salvador ve diğer bir at olan Arap atının isminin de Nakışlı olduğunu söyleyen Sevindim, “Atlarıma burada özenle bakıyorum. Çocuk gibiler hepsi, arkadaş gibiler. Çocuklar biniyor burada genelde. Zaten kendi ailemizde fert gibiler. Elimizden geldiğince güzel bakıyoruz. Kış bu yıl biraz sert geçti. Hava sıcaklıkları -18’i gördü. Ama atlara iyi bakıldığı sürece yaşar, bakmadığın sene ölür. Atın en büyük kaderi bu. O yüzden at iyi bakım istiyor. Çocuk gibi, terine, tırnağına dikkat etmek lazım” şeklinde konuştu.

“İnsan eli değmeyen herşey çok güzel yaşıyor”

Atları Koruma Günü ile ilgili olarak da Sevindim, insanlara seslenerek, “İnsanlar doğayı korusunlar. atların o zaman korunacağına inanıyorum. Yani önce doğayı korumak lazım. Şu pet şişe bile başımıza bela plastik atık. Yani en basiti kendi atığını düzgünce stoklasın. O zaman doğanın otomatikman korunacağına inanıyorum. Ata ne lazım? Yeşillik lazım. Yeşili korursan atı da korursun. Yeşili ve doğayı korumamız gerekiyor ki doğal hayvanları da korumuş olalım. İnsan eli değmeyen herşey çok güzel yaşıyor. Biz yok ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

Asil ve huzur veren hayvanlar: ATLAR

Bir at binicisi olan ve aynı zamanda Çankırı Karatekin Üniversitesi Psikoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Beyza Yener ise, atları küçüklüğünden beri sevdiğini dile getirerek, “Atları küçüklüğümden beri seviyorum. Asil ve huzur veren hayvanlar olarak görüyorum. Psikoloji mezunuyum. Atların, otizm gibi farklı psikolojik bozukluklar da dahil olmak üzere farklı psikolojik rahatsızlıklara yardım etmesinde, iyileştirilmesinde ve tedavisinde de kullanılıyor. O yüzden böyle bir sevdayla Çankırı’da da sadece burada atların bulunması sebebiyle buraya geldim. Binicilik yapıyorum. Binicilik sporunda çok aşırı iyi olduğum söylenemez” dedi.

“Atlar insanlara huzur veren bir güce sahip”

Atların insanlara uzun veren bir güce sahip olduğunu vurgulayan Yener, “Atlar gerçekten her manada insanlara çok huzur veren ve iyileştiren bir güce sahip. O yüzden onları da gerçekten korumamız gerekiyor. Dedikleri gibi at yarışlarında mesela çok iyi bakıyorlar güya ama, birinci gelen atın mesela arka kalçasında çok inanılmaz kamçı izleri görüyoruz. Bu ata iyi bakmak mı? Korumak mı? Tartışılır. Ama maalesef böyle bir kültür oluşmuş ve bu devam ediyor. Ama buradaki atlara, yani biz kamçı bile vurmadan eğitim almaya çalıştık öyle söyleyeyim. Bu birazda zor oluyor ama atlarında biz gibi canı yanıyor aslında. O yüzden atları korusak iyi olur” şeklinde konuştu.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.