Çankırı’da Yeni Gün
Türk Eğitim–Sen Çankırı Şube Başkanlığı dün Karatekin Parkında bir basın açıklaması yaptı.
Düzenlenen basın açıklamasında Başkan Yüksel Yandım, “Bizler tuz diyarının, kıraç toprakların çocuklarıyız. Onun için sözlerimiz bazılarına buruk, çorak ve tuzlu gelebilir” ifadelerine yer verdi.
Başkan Yandım, “Bütün bu sıkıntıların en önceliklisi sanırım hepimizin de gönülden katılacağı, son ekonomik gelişmelerle de doğru orantılı olarak aldığımız ücretlerin güncel enflasyon karşısında erimesi ile ay sonunu getirememe sıkıntısı ve 2005-2006 yılından bugüne kadar sürekli gündemimizde olan “Öğretmenlik Meslek Kanunu”ndaki marazlı uygulamalardır” dedi.
Uygulanacak sınava karşı olduklarını da aktaran Yandım, “Biz bu sınava Her zaman da ve her yerde helal alın terinin savunucusu olduğumuz için karşıyız. Biz bu sınava Öğretmenlerin mesleki itibarını ,sendikal kaygıların ve sendikal kavgaların hepsinin üstünde tuttuğumuz için karşıyız. Biz bu sınava kimseye sırtımızı dayamadığımız, kimseyi de omuzlarımızda taşımadığımız için karşıyız. Biz bu sınava gücümüzü her birisi ayrı bir değer olan üyelerimizden aldığımız için karşıyız. Biz bu sınava öğretmen odalarını ayrıştıracağı ve ötekileştireceği için karşıyız. Biz bu sınava çalışma huzurunu ve çalışma barışını bozacağı için karşıyız. Biz bu sınava öğretmenleri yok saydığı için karşıyız. Biz bu sınava başta ölçülenle ölçme arasında bir tutarsızlık olduğu için karşıyız. Ölçülmek istenilen öğretmenlik, bir uygulama mesleği. Ölçme; ezbere dayalı, geleneksel ve çoktan seçmeli bir sınav. Hâlbuki uygulamaya dayalı öğretmenlik testle değil, uygulamadan elde edilen ölçütlerle değerlendirilmelidir” ifadelerine yer verdi.
Yandım son olarak ise, “Değerli Yöneticiler şunu son ve kesin bir dille ifade edeyim ki; Bu Kanun, öğretmenleri kesinlikle huzursuz, mutsuz ve mağdur edecek. Geride kalbi kırık, kendisini değersiz hisseden binlerce öğretmen bırakacak. Bu öğretmenler öğrencilere faydalı olamayacak. Okul iklimi bozulacak. Kamuda çalışan binlerce meslek sahibinin hepsi kendilerini geliştirmiş de bir tek öğretmenler geri kalmış gibi davranarak öğretmenleri sınava almak doğru olmaz. Bu tavır onları geliştirmez, rencide eder. Öğretmen zaten kendini geliştirmek zorundadır. Başka türlü ayakta duramaz. Bakanlık bu eleştirilerden alınmak yerine yararlanabilir. Neticede bu Kanun’u eleştirenlerin iyi niyetli olduğunu, Türk millî eğitiminin gelişmesini istediğini bilmemiz gerekir. Temmuz ayından beri süren tartışmalar yüzünden zihnen yorulan öğretmenleri yeni eğitim öğretim yılına başlarken onların haklı isteklerini yerine getirerek rahatlatmak, maddi açıdan da desteklemek en doğrusudur. Öğretmenler kısaca diyor ki; biz egemen sınıfların emir kulu ya da yönetici tabakaların çocuk avutucuları değiliz; bizi sınava değil, dikkate alın; bizi notla değerlendirmeyin, değer verin; bizi ayrıştırmayın, birleştirin; bizi mağdur etmeyin, memnun edin. Çünkü bizler ne eksik ne fazla sadece hakkımızı istiyoruz” şeklinde konuştu.
ÇANKIRI GÜNDEMİ
03 Mayıs 2024ÇANKIRI GÜNDEMİ
03 Mayıs 2024EKONOMİ
03 Mayıs 2024BÖLGESEL
03 Mayıs 2024BÖLGESEL
03 Mayıs 2024BÖLGESEL
03 Mayıs 2024BÖLGESEL
03 Mayıs 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.