DOLAR 19,1906 0.04%
EURO 20,8128 -0.7%
ALTIN 1.220,04-0,04
BIST %
BITCOIN 544697-0,04%
Çankırı

KAPALI

02:00

YATSI'YA KALAN SÜRE

77 okunma

Çankırı Depreme hazır mı?

ABONE OL
5 Nisan 2021 10:08
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çankırı İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Abdullah Özçelik ile Çankırı’nın olası depremlere karşı hazır olup olmadığını konuştuk.

Çankırı’da Yeni Gün

1951 Yılında Çankırı’nın Kurşunlu ilçesinde 6,9 Ms büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem sonucunda, 13 Ağustos 1951 tarihinde saat 20:33’te meydana gelen depremde 3.354 bina yıkılmış ve 13.373 binada hasar görmüştü. Deprem ayrıca İstanbul, Ankara, Kayseri ve Amasya’da hissedilmiş ama büyük bir hasar görülmemişti. Meydana gelen deprem yıllar önce olmasına rağmen Çankırı depreme hazır mı? Sorusunu yineletmeye devam ediyor.

Çankırı’da Yeni Gün Gazetesi muhabirlerinin sorularını yanıtlayan ve olası depremler hakkında açıklamada bulunan AFAD İl Müdür Abdullah Özçelik, uzun yıllardır soruyoruz Türkiye depreme hazır mı sorusunu.. Özellikle 1999 yılında meydana gelen Marmara depreminden sonra kurumlarımız bu soruyu sürekli olarak soruyor diyerek sözlerine başladı.

AFAD İl Müdürü Özçelik, “1999 Marmara depreminden sonra Türkiye’yi depreme hazırlamak için depreme dayanıklı binalar yapmak için deprem yönetmeliği çıkarıldı. Bu yönetmelik zaman geçtikçe güncellendi. İlk olarak 2007 yılında daha sonra 2017 yılında ve en son 2019 yılında güncellenen haliyle şu anki bizim kullandığımız deprem yönetmenliği ortaya çıktı. AFAD tarafından hazırlandı. Bu deprem yönetmeliği depreme dayanıklı binaları tasarlamayı öngörüyor. Depreme hazır mıyız? Sorusunun aslında birkaç kolu var. Birincisi müdahale en önemli konu 1999 depreminde bizim ülke olarak sınıfta kaldığımız. En çok zorlandığımız kısmı… Müdahale kısmı ayrı değerlendirilmeli.

İkinci kol ise hazırlık. Risk azaltma dediğimiz bölüm. Müdahale konusunda hazır mıyız diye sorarsanız. Çok yol kat ettik. Tamamen hazırız demek için belki biz Çankırı için hazırız. Çünkü biz bunu Elazığ depreminde Van depreminde, İzmir depreminde malumunuz Bingöl depreminde geçtiğimiz yıl oldukça yüksek afetler yaşadık. Hepsini gördük ve o ölçekteki depremler açısından yeterli olduğumuzu gördük. AFAD olarak da ülke olarak da diğer kurumlarımız olarak da gördük.

Ama biz tabii ki Çankırı açısından baktığımızda dediğiniz gibi 1951 yılında daha sonra 2000 yılında veya aralarda yine Tosya ve Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde çeşitli yerlerde zaman zaman büyük depremler oldu. 2000 Yılında bizim Çankırı’nın Orta ilçesinde yaşadığımız bir deprem var. Akabinde 2019 yılında yine Çankırı’nın Çerkeş ilçesinde yaşadığımız 4.9 Ms’lik bir deprem var. Yoğun deprem aktivitelerinin olduğu bir kuşakta yer alıyoruz. Bu Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ki hareketlilik. Aynı zamanda Çankırı’da iki tane aktif fay hattı daha var. Eldivan Fayı, Dodurga Fayı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı bizim üç aktif fay hattımız var. Biz şu ana kadar Kuzey Anadolu Fay Hattındaki aktiviteleri yaşadık. 2019 Yılında Çerkeş’te meydana gelen 4,9’luk deprem Dodurga Fayı üzerinde oluşan bir depremdi. Ama asıl bizim tetikte bekleyen Çankırı Fayımız var. Eldivan Merkezden geçen. Dolayısıyla biz buna sürekli hazırlıklı olmak durumundayız. Hazırlıklarımıza müdahale açısından baktığımız zaman sürekli tatbikatlarımızla sürekli kendimizi sınıyoruz.

Zaten artık AFAD’ın kuruluşundan sonra biliyorsunuz. 2009 Yılında kurulduğunda 3 genel müdürlük birleştirerek kuruldu. AFAD’ın kuruluşundan sonra biraz daha merkeziyetçi bir yapıya kavuştu. Dolayısıyla destek illerimiz birlik müdürlüklerimiz ulusal ekiplerimiz devreye girdiğinde müdahale açısından bir sıkıntı olduğunu düşünmüyoruz. İnşallah Allah göstermez. Asıl önemli olan ikinci aşama risk azaltma dediğimiz çalışma bu yıl onunla alakalı çok güzel bir gelişme yaşıyoruz. İl afet risk azaltma planları dediğimiz plan çalışmalarına başladık. Tüm Türkiye üzerinde 7 ile pilot olarak uygulandı. Diğer illerimizde bu yılsonuna kadar tamamlanacak. Çankırı’da bu illerimizin içerisinde ve çok iyi bir yol kat ettik ilk 6 ay da bitirecek iller arasındayız Çankırı olarak. Ve burada sadece deprem değil. Diğer afet türlerini de değerlendirilerek ilin hassas olduğu tüm afetler belirleniyor. Bunlarla alakalı önceden alınması gereken önlemleri tartışıyoruz. Bu kapsamda 5 afet masası oluşturuldu. Bunun biri deprem bir tanesi kütle hareketleri, heyelanlar, kaya düşmesi, obruklar, tek bir masada kütle hareketleri olarak toplandı. Taşkın masası  ayrıyeten sel ve taşkınları değerlendiriyor. Bir diğer masa Endüstriyel kazalar. Biliyorsunuz ilimiz sanayisi yoğun olan bir şehriz. Endüstriyel kazalarla ilgili bir masamız çalışıyor. Meteorolojik afetler dediğimiz bir afet masamız var. Dolayısıyla her afet alanında ayrı ekiplerimiz üniversiteden hocalarımız tüm kamu kurum ve kuruluşlarımız toplamda 100 teknik personel şu an aktif olarak bu masalarda görev yapıyor. Ve ilimizdeki riskleri tespit ediyoruz. Bu konuda deprem masası özellikle Çankırı Fayının üzerindeki hareketlilikleri takip ediyorlar. Senaryolar üzerinde ilimize nasıl zararlar olabilir bu zararlardan nasıl kaçına biliriz onların üzerinde çalışıyoruz. Bu yıl sonuna kadar çalışmayı bitirdiğimizde 5 yıllık plan hazırlayacağız. Beş yıl içerisinde kısa, orta ve uzun vade de biz bu riskleri kurumlarımızla birlikte nasıl gidere biliriz bunun planını ortaya koyacağız. Kurumlarımıza belirli süreler vererek o risklerin giderilmesini sağlayacağız. Onun haricinde yine bu yıl 2021 yılı İçişleri Bakanlığı tarafından afet eğitim yılı ilan edildi. Bu da aslında bir nevi planlama ve risk azaltma çalışması.

Nasıl risk azaltacağız?

Vatandaşlarımızı afetlere karşı bilinçlendirdiğimiz zamanda çok önemli maddi ve can kayıplarını önleme şansımız var. Oda bir ayağı olarak yürütüyoruz. Bu yıl sonuna kadar da ilimizde 100 bin kişiye ulaşıp bu 100 bin kişiyi de neye göre belirledik. Bakanlığımızın bu yıl için 51 milyon bir hedefi var. Biz de ilimizde belli bire yaşın altını çıkardık. O yaş aralığına giren tüm vatandaşlarımıza ulaşarak bu eğitimleri vermek istiyoruz. Şu ana kadar 25 bini geçtik. Bu yıl ocak ayında başladık bu faaliyetlere 25 bini geçmiş durumdayız yıl sonuna kadar da inşallah 75 binlik hedefe ulaşmış olacağız. Tüm vatandaşlarımız afet anında ne yapacak. Afet öncesinde neler yapması gerekiyor. Afetlerden sonra ne yapması gerekiyor. Bu bilinci mümkün olduğunca fazla kişiye ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.

Kuzey Anadolu Fay Hattında bulunan Çankırı’da yapılaşma sizce doğru mu?

Özçelik, “Ben Jeofizik mühendisiyim. Geldiğimden beri mesleğim icabında dillendirdiğim söylediğim bir şey vardır. O sorunun cevabı aslında bakarak kata göre veya herhangi bir şeye göre verilecek bire cevap değil. Bu sorunun cevabını verebilmemiz için öncelikle ilin Mikro bölgeleme etüdü dediğimiz bir çalışmanın. Yapılması lazım. Nedir bu Mikro Bölgeleme mikro ölçekte adı üzerinde nerelerde ne kadar kat yapılabilir? Nerelerde hangi zemin önlemlerinin alınması gerekir? Nereler sağlam zemindir? Nereler değildir? Bunun mikro ölçekte bir planı hazırlanır ve bu plana göre yapılaşmalar uygulanır. Yeni yerleşimler buna göre açılır. Eski yerleşimlerde kentsel dönüşüm yapılacağı zamanda bunlar ön görülerek dönüşüm yapılır. İlimiz ve ilçelerimizde dahil maalesef bu çalışma yapılmamış. Dolayısıyla biz bunu söyleyebilmemiz için bu yıl başlattığımız İl afet planları içerisinde bu da var. Hatta üniversitemizle birlikte ortak bir projemizde var. Örnek bir mahallemizi seçip bu çalışmamızı yapacağız. Diğer mahallelere de bunu uygulamaya belirli bir zaman periyodunda çalışacağız. O zaman diyebileceğiz ki evet burası bu kadar katın üzerinde yapılabilir burası yapılamaz. Veya buraya şu kadar kat yapılabilir ama şu zemin önlemlerinin alınması gerekir gibi daha net bir şekilde konuşabileceğiz.

Ondan dolayı ben bir yer bilimci olarak şunu söyleyebilirim ki toplumda sürekli bir algı vardır. Yüksek kat risktir. Bu her zaman böyle olmayabilir. Yüksek kat risktir diye bir şey yok. Doğru zemine doğru bina yapıldıktan sonra aslında sadece risk kat değil. Yüksek kat mimari olarak estetik olarak tartışılabilir. O ayrı birşeydir ama sadece yüksek katı bir risk olarak görmek doğru bir anlayış değil. Dolayısıyla onun yapılması gereken çalışmalar yapıldıktan sonra doğru projelendirmeyle herhangi bir kısıtlama olmadan bina yapılabilir.

Sorduğunuz sorunun cevabını net bir şekilde verebilmemiz için önce Mikro Bölgeleme çalışmamızı bitirip. Bölge bölge şuralarda yapılaşma doğru şuralarda yanlış. Buralarda kentsel dönüşüme öncelik verilmeli gibi daha net söylemlerde buluna biliriz” diye konuştu.

Deprem karşı Çankırı’da ne tür önlemler alınıyor?

Deprem masasının il afet risk azaltma planı çerçevesinde sadece depreme yönelik çalıştığı söyleyen Müdür Özçelik, “Burada Çankırı Karatekin Üniversitesi’nden çok kıymetli hocalarımız var. Maden Teknik ve Arama (MTA)’dan çok kıymetli personellerimiz var. Kendi kurumumuzdaki teknik personellerimiz, sivil toplum kuruluşlarının tamamından oluşan bir ekibimiz var. Yaklaşık 25 kişilik bir ekip var. Çankırı için şu an sadece depreme yönelik çalışıyoruz. Dolayısıyla bu masada deprem riski açısından ilimizde alınması gereken önlem tedbir var mı? Onu çıkaracağız. O çalışmayı tamamladıktan sonra da acil şunların alınması gerekir uzun vade de şunların alınması gerekir şeklinde bir tablo ortaya koyacağız. Dolayısıyla bu yaptığımız çalışmaların 1’inci etabı deprem. İkincisi yine eğitim çalışmalarımızda aslında deprem özelinde tüm afetlerle alakalı. Asıl bizim konumuz afet çantasının hazırlanması depremlerde nasıl davranılacağı gibi bilinçlendirme çalışmalarımızdan yine depreme yönelik devam ediyor.

Yine bu yıl hedefimiz buraya deprem TIR’ımız getireceğiz. Öğrencilerimize, Çankırılı vatandaşlarımıza belli bir süre boyunca deprem asimilasyon TIR’ımızı getireceğiz. Depremi yaşatarak farkındalığı artırmaya çalışacağız. Çünkü malum çoğumuz depremi yaşamadığı için eğitimlerle televizyonlardan duyduğumuz kadarıyla onun simülasyonu bile olsa o tedirginliği gördüğümüzde biraz daha farkındalığı artırabiliyoruz. Bu yıl inşallah deprem TIR’ımızda buraya getireceğiz. Depremle ilgili asıl yapacaklarımızı da deprem masasından çıkan sonuçlara göre konuşacağız” dedi.

Personel ve ekipman durumu Çankırı’da ne durumda

Afetlerde özellikler 2014 yılı Afet Planının devreye alınmasıyla personel ve ekipman olayına farklı bir bakış açısı getirdiğine değinen Çankırı İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Abdullah Özçelik, “1999 Yılı ve daha öncesi için söylüyorum. Sivil Avunma Teşkilatı vardı. Profesyonel ekipler sadece bunlardı. Ne yapılacağını belki de sayede bunlar biliyorlardı. Veya gönüllü birlikler vardı. Ama artık AFAD’ın kuruluşundan sonra ve 2014 yılında Türkiye Afet Müdahale Planının devreye alınmasıyla beraber tüm kurumlar bu işin içine girdi. Dolayısıyla afette artık 26 tane çalışma gurubu var. Nedir bu çalışma gurubu? Örneğim 8 tane çalışma gurubu AFAD’a ait. Bunun bir tanesi, barınma bir tanesi KBRN, bir tanesi arama kurtarma gibi guruplar mevcut. Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’ne ait enkaz kaldırma, hasar tespit, belediyeye ait yangın çalışma gurubu, defin çalışma gurubu gibi her kurumun görevi ayrıldı. Dolayısıyla her kurum kendi personeliyle kendi görevini yapacak şekilde bir planlama yapıldı. Arama kurtarma bunun sadece bir kısmı. Bu 26 çalışma gurubundan bir tanesi arama kurtarma. Arama kurtarma açısından soruyorsanız. Burada da artık gönüllüler, arama kurtarma ekipleri ve destek kurtarma ekipleri olarak belli bir branşlaşmaya gidildi. Her ilin ortala belli bir arama kurtarma potansiyeli var. Bizim ilimizde 10 arama kurtarma kadromuz var. Bunun 9 tanesi dolu. Biz burada bu 10 kişi ile sadece küçük olaylara müdahale etmek için hazır bekleniyor. Bir deprem anında tabii 10 kişi ile kurtarma yapılamaz. Biz Izmir’de de Elazığ’da da görev yaptık. İlk gittiğimiz gün 9 binin üzerinde bir arama kurtarma ekibi vardı zaten orada. Depremden 2 saat sonra binin iki binin üzerinde bir arma kurtarma ekibi bölgeye intikal etmiş oluyor zaten. Dolayısıyla kurtarma ekibi ulusal bazda yeterli mi diye sorarsanız. Kesinlikle yeterli. Çünkü İzmir’de 14 bina yıkıldı. 8 Bin 9 bin arama kurtarma ekibi vardı. Dolayısıyla ilk müdahale açısından da bizim hazırlıklarımız var. Nedir hazırlıklarımız?

AFAD Gönüllülük Sistemimiz var. Bu çok önemli. Gönüllük sisteminde bizim yaklaşık 500 AFAD gönüllümüz var. Bu gönüllülerimizi 3 aşamada Destek AFAD Gönüllüsü, Temel AFAD Gönüllüsü ve Profesyonel AFAD Gönüllüsü olarak 3 gurupta gönüllülerimiz var. Temel AFAD Gönüllüsünden sadece lojistik olarak destek alıyoruz. Örneğim bir olay oldu. O olayda bize çadır kurulumunda, çadırdaki malzeme dağıtımında, kolilemede destek aldığımız gönüllülerimiz Temel AFAD Gönüllüsü. Gönüllü olarak bize yardımcı oluyor. İkincisi Destek AFAD Gönüllüsü bizlerle olaylara destek ekip olarak gidiyor. Bizden yüz yüze eğitimlerini almış profesyonel olarak eğitimlerini almış AFAD kimliği taşıyan Destek AFAD Gönüllülerimiz var. En son aşama Profesyonel AFAD Gönüllüsü henüz o aşamaya geçen bir gönüllümüz yok. O aşamaya geçtiğinde artık Profesyonel kurtarma ekibi niteliğinde olanlar oluyor. Bu ekiplerimizi biz oluşturmaya çalışıyoruz. İlimizin bir dezavantajı ilimizde sivil toplum kuruluşları bazı illerimize göre çok aktif değil. Örneğin çoğu ilimizde İHH’nın ANDA’nın veya AKUT’un teşkilatları var. Bunlar destek oluyorlar ama biz burada en basitinde destek istediğimiz zaman Ankara’dan geliyor. Dolayısıyla ilimizde bu tür sivil toplum kuruluşlarını biz oluşturmaya çalışıyoruz. Birkaç STK ile görüşüyoruz ilimizde kurtarma ekipleri oluşturmaya çalışıyoruz. Gönüllü ekiplerimizden hem AFAD gönüllülerimiz hem de o STK’ların gönüllüleri ile olay anında ilk müdahaleyi yapacak ekipler oluşturmaya çalışıyoruz. Diğer ekipler destek ekipler gelinceye kadar.

Personel olarak çok eksik yok bu konuda ekipman açısından tüm ilimizde özellikle 2018 yılında Türkiye geneli arama kurtarma malzemesi, araç ve ekipmanları tamamlandı. Bizim ilimizde 2 tane tam donanımlı araçlarımız var. Bunların içerisinde biri hafif tonaj biri ağır tonaj diye geçiyor. Kentsel arama kurtarmada ihtiyaç duyulabilecek tüm malzemeler mevcut. Çok yüksek değeri olan ve ilimize çok rahatlıkla yeten küçük olaylarda da büyük olaylarda da ekipmanlarımız var. Araç kapasitemiz ve ekipman kapasitemiz olarak yeterli. Diğer ekipler gelene kadar dahi kendi ekipmanlarımızla müdahaleyi yapabilecek kapasitemiz var şu anda” şeklinde ifadelere yer verdi.

Haber: Burak Kaya

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.